KURTUBA
CAMİİ KEBİR
Bulunduğu
Yer
İspanya'nın Kurtuba
(Cordoba) şehrinde, bugün katedral olarak kullanılan cami, Şehrin ortasından
geçen Guadalquivir (Vad'il-Kebîr) ırmağının kenarında bulunan, dünyanın en
büyük ve en eski camilerinden biridir.
Banisi ve Mimarı
Caminin inşaatı, 785
yılında I. Abdurrahman tarafından başlatıldı ve 1 yılda tamamlandı. Sonraki 2
yüzyıl içinde birkaç evrede tamamlanmıştır.
Mimari Özellikleri
Caminin o zamanki
büyüklüğü, 75 x 100 metreydi. Fakat cami, ilk şekliyle kalmadı. Daha sonraki
hükümdarlar, çeşitli eklemelerle bu eseri büyüttüler. Cami'nin yapımı için 11
gemiyle 110 sütun mermer ve granit İspanya'nın güney kıyılarına getirilirken,
Endülüs Hükümdarlığı'nda 4 emir'in döneminde, 987 yılına kadar Cami'ye çeşitli
eklemeler yapıldı. Kurtuba camisi 22300 metre² alanda 30.000 Müslüman'ın aynı
anda namaz kılabileceği kadar geniş inşa edilmiş sütunlar cennetidir. Önce 833
yılında II. Abdurrahman, doğuya ve batıya birer sahın ekleyerek sahınların
sayısını 11'e çıkardı. 961 yılında II. Hakem, camiye 11 sahın ve 11 mermer daha
ilave ederek uzunluğu 47, 5 metre artırdı.
Kurtuba Camii 23 bin m²lik
alana kurulmuş ve zamanla yapılan eklemelerle, 175 metre uzunlukta, 134 metre
genişlikte muazzam bir yapıya dönüşmüştür. Camii'de yıl boyu güneş ışıklarını
içeriye süzen 360 adet kemer, 1000 sütun ve bu sütunların üzerinde en büyüğü
bin adet kandil taşıyan 113 adet avize; 50 metre genişliğinde, 20 metre eninde,
7,5 metre yüksekliğinde üç kapılı bir maksure bulunuyordu. 7,25 metre uzunluk,
6.80 metre genişlik ve 12.20 metre yükseklik ölçülerine sahip olan mihrabın
duvarları altın kaplama idi. Caminin biri iniş, diğeri çıkış için iki ayrı
merdivene sahip olan minaresi, 33,5 metre yüksekliğindeydi.
Kurtuba şehri 1236
yılında Kastilya Krallığı'nın işgal etmesinden sonra Kral III. Fernando el
Santo tarafından Kurtuba Camii, “Cordoba Katedrali”ne dönüştürülmüştür.
X.Alfonso zamanında kilise motifleri gotik mimari ile değiştirilmiş ve 14.
yüzyıla kadar Kral II. Enrique döneminde kiliseye dönüştürülme işlemi tamamlanmıştır.
Kilise’de değişiklikler İnigo Manrique tarafından 1486-1496 yılları arasında
Gotik Mimari'nin örnekleri değiştirilmeye başlanmıştır. Daha sonra Juan
Rodriguez Fonseca 1499-1505 ve D. Juan Daza 1505-1510, D. Martin 1510-1516 bu
süreci devam ettirmiştir.1523'de Piskopos Alonso Manrique tarafından Rönesans
mimarisine uygun hale getirildi. Cami katedrale dönüştürüldükten sonra bahçe
kompleksi değiştirilmemiştir.
Günümüzde "Cordoba
Katedrali" adı altında İspanyol halkına hizmet eden bu yapının belli
bölümleri müze olarak kullanılmaktadır. Bu müzede Endülüs Emevilerinden kalma
mimari parçaların ve Hıristiyan İkonları sergilenmektedir. Kurtuba Cami, UNESCO
tarafından Dünya Kültür Mirasına alınmıştır.
Plan
Özelliği
Yapı kuzey güney doğrultusunda uzanan kareye yakın
dikdörtgen formundadır. Avlulu bir yapıdır. Avlu büyüklüğü neredeyse harim ile
eşittir ve revaklar ile çevrilidir. Harim mihraba dik uzanan 11 adet sahından
oluşur. Orta sahın ise mihraba vurgu yapmak için daha geniştir ve yüksektir.
Özgün yapıda minare bulunmamaktadır. Ezan caminin yanındaki Vizigot sarayının
kulesinden okunmakta idi. Başlangıçta kuzey de iki, batıda ve doğuda olmak
üzere dört kapısı bulunmaktaydı, ancak günümüzde sadece batı cephesindeki
Babü'l Vüzüra (vezirler kapısı) olarak bilinen taç kapı kalmıştır.Düzgün kesme
taş kullanılan yapıda ön plana çıkan birim bütün yapıya hâkim olan sütunlar ve
çift katlı özgün kemerlerdir
Dünyada en çok sütunu
olan mabed, Kurtuba Camii'dir. Sütunlardan oluşan 19 paralel yol, 36 başka yolu
dik açıyla keser. Çoğu granitten olmak üzere çeşitli taşlardan yapılan
sütunların sayısı, 850'dir. Bunlar, tuğlalardan ve beyaz taşlardan meydana
gelen kemerleri destekler. Aralarındaki piriketlerle kavislendirilmiş üst üste
2 katlı taş kemerler ahşap işlemeciliği harika tavanın yükünü eşit ve dengeli
dağıtma amacı ile kullanılmıştır.
4.6
Malzeme ve Tezyinat Özellikleri
Dünyada en çok sütunu
olan mabed, Kurtuba Camii'dir. Sütunlardan oluşan 19 paralel yol, 36 başka yolu
dik açıyla keser. Çoğu granitten olmak üzere mermer ve çeşitli taşlardan
yapılan sütunların sayısı, 850'dir. Bunlar, tuğlalardan ve beyaz taşlardan
meydana gelen kemerleri destekler. Aralarındaki priketlerle kavislendirilmiş
üst üste 2 katlı taş kemerler ahşap işlemeciliği harika tavanın yükünü eşit ve
dengeli dağıtma amacı ile kullanılmıştır
Orta kısımda birbiri
üzerine geçen sekiz küçük kubbeden oluşan orta kubbe ve iç duvarlarındaki Endülüs
kabartma süslemeleri, Bizans'ın mozaik sanatı, İran'ın motifleri gibi birçok
süsleme sanatının kullanıldığı ve Kûfî hattı ile ayetlerin kuşattığı muhteşem
mihrabı ile şaheser bir iç mimari vardır.
Caminin mozaikleri,
Bizans'tan gelmiştir. Devrin Bizans kralı Nikeforos, gemilere yüklediği 320 ton
renkli cam parçasıyla birlikte Endülüs halifesine ustalar da göndermişti.
Mozaik sanatını öğrenen Endülüslü Müslümanlar, daha sonraki yapılarında mozaik
süslemelerini kullanmaya başladılar.
İç
Tezyinat
Kurtuba Camii'nin en çarpıcı birimi ise mihraptır. Diğer camilerde mihrap,
duvarda açılmış niş içinde iken Kurtuba Ulu Camii’nde oda şeklinde yapılmıştır.
Odanın zemini altıgen biçimlidir, köşelerine at nalı şeklinde süslemeler
yerleştirilmiş küçük bir mekândır, asıl özelliği istiridye motifiyle bezeli kubbeli
tavanıdır. Sekizgen yapılı tavanın kasnaklarını çepeçevre kufi yazılar süsler.
Mihrap kemeri sağlı sollu, biri mavi diğeri
pembe iki çift sütun üzerine oturtulmuştur, bu sütunların üzerindeki her biri
üç boğumlu oylumlu kemerler olağanüstü bir taş işçiliği gösterir Parlak mozaikler, iç içe geçmiş oyuk süslemeli
kemerlerden oluşan çapraz kemerler bu efekti daha da baskın hale getirir.
Mihrabın iki yanında bitki motifli mermer bezemeler dikkat çeker, en dışta ise lacivert zemine altınla
yazılmış kufi yazı formunda kuran ayetleri bulunur. Mihrabın
kemer alanının üçgen dolguları altın kaplamalı alçı sıvalarla
bezenmiştir. Mihrap önü kubbesi ise tıpkı mihrap gibi altın bezemelerle süslenmiştir.
Mihrabın
önünde halifenin tek başına namaz kıldığı maksure alanı yer alır. Maksure
alanını, halifeyi avamdan ayıracak şekilde kıble duvarına paralel olarak uzanan
bir çapraz revak vurgular. Maksure alanında, ortadaki bombeli kubbenin iki
yanında, Capilla de Villaviciosa'nın kubbesine benzer bir biçimde, iki bağdadi
kubbe yer alır.
Mihrap üzerinde ve tavanında kullanılan mozaikler
Bizans’ın başkenti Konstantinopolis’ten gelmiştir. II. Hakem’in dostluk
ilişkileri içinde olduğu devrin Bizans İmparatoru Nikeforos, gemilerle 320 ton
cam parçasını mozaik işçisi ustalarla birlikte Kurtuba’ya göndermiştir.
Minber, pek çok fildişi
parçayla, değerli taşlardan altın çivilerle yapılmıştır. Yeryüzünde bir
benzerinin olmadığı ifade edilen minberi öd ağacı, saç ağacı, abanoz ve
bakkamdan tam yedi yıl süren bir işçilik sonucunda imal edilmiştir.
Koridorların Lübnan sedirinden yapılmış, ahşap tavan bezemeleri de göz
kamaştırıcıdır.
Dış
Tezyinat
Kurtuba Camii’n de
Suriye Emevi camilerinde olduğu gibi kalın ve yüksek dayanaklarla
kuvvetlendirilen ve dişli mazgallarla son bulan dış duvarlar, camiye müstahkem
bir mevki görünümü vermektedir. Doğu tarafında altı, batı tarafında yedi kapı
bulunmaktadır. Bu kapıların çoğu sonradan özellikle 17. Yy da örülmüştür. Caminin
dış süsleri çok zarar görmüş olmasına rağmen iç süsleri hala göz
kamaştırıcıdır. Caminin minaresi 1593 yılında yıkılarak enkazı üzerine bugün
görülen çan kulesi dikilmiştir.
Yorumlar
Yorum Gönder